Deutsch für Sevde
🇹🇷 » 🇩🇪
Learn German From Turkish
Learn German From Turkish
Practice Known Questions
Stay up to date with your due questions
Complete 5 questions to enable practice
Exams
Exam: Test your skills
Test your skills in exam mode
Learn New Questions
Manual Mode [BETA]
Select your own question and answer types
Other available modes
Listening & SpellingSpelling: Type what you hear
SpeakingPractice your speaking ability
Speaking & ListeningPractice pronunciation
TypingTyping only mode
Deutsch für Sevde - Leaderboard
Deutsch für Sevde - Details
Levels:
Questions:
244 questions
| 🇹🇷 | 🇩🇪 |
| Ben Sevde. | Ich bin Sevde. |
| Benim ismim Sevde. | Mein Name ist Sevde. |
| Yirmi dört yaşındayım. | Ich bin vierundzwanzig Jahre alt. |
| Ben avukatım. | Ich bin ein Rechtsanwalt. |
| Nevşehirde ikamet ediyorum. | Ich lebe in Nevşehir. |
| Bir erkek kardeşim var. | Ich habe einen Bruder. |
| Ben Türkiye'den geliyorum. | Ich komme aus der Türkei. |
| Müzik dinlemeyi severim. | Ich höre gerne Musik. |
| Büyük baba | Der Großvater |
| Büyükanne | Die Großmutter |
| Baba | Der Vater |
| Anne | Die Mutter |
| Teyze | Die Tante |
| Amca | Der Onkel |
| Kız kardeş | Die Schwester |
| Erkek kardeş | Der Bruder |
| Erkek evlat | Der Sohn |
| Kız evlat | Die Tochter |
| Erkek kuzen | Der Cousin |
| Kız kuzen | Die Cousine |
| Erkek torun | Der Enkel |
| Kız torun | Die Enkelin |
| Anne-baba | Die Eltern |
| Dede-nine | Die Großeltern |
| Erkek yeğen | Der Neffe |
| Kız yeğen | Die Nichte |
| Merhaba | Hallo |
| Nasılsın? | Wie geht's dir? |
| Nasılsınız? | Wie geht es Ihnen? |
| İyiyim teşekkkürler ya sen? | Mir geht es gut, danke, und dir? |
| Çok yaşa | Gesundheit |
| Geçmiş olsun | Gute Besserung |
| Günaydın | Guten Morgen |
| Iyi günler | Guten Tag |
| İyi akşamlar | Guten Abend |
| İyi geceler | Gute Nacht |
| Hoşçakal | Tschüss |
| Yakında görüşürüz | Bis bald |
| Hoşça kal | Auf Wiedersehen |
| Tekrar görüşmek üzere (telefonda) | Auf Wiederhören |
| İyiyim. | Mir geht es gut. |
| Yorgunum. | Ich bin müde. |
| Hastayım. | Ich bin krank. |
| Mutsuzum. | Ich bin unglücklich. |
| Mutluyum. | Ich bin glücklich. |
| Kızgınım. | Ich bin wütend. |
| Teşekkür ederim. | Danke schön. |
| Rica ederim. | Gern geschehen |
| Benim bir çocuğum var | Ich habe ein Kind |
| Bir odam var. | Ich habe ein Zimmer. |
| Benim bir evim var. | Ich habe ein Haus |
| Bizim bir arabamız var. | Wir haben ein Auto. |
| Onun bir kızı var. | Er hat eine Tochter. |
| Benim bir bisikletim var. | Ich habe ein Fahrrad. |
| Kız kardeşimin kitabı var. | Meine Schwester hat ein Buch. |
| Bir kuşumuz var. | Wir haben einen Vogel. |
| Bir kedim var. | Ich habe eine Katze. |
| Onun bir köpeği var. | Er hat einen Hund. |
| Annemin bilgisayarı var. | Meine Mutter hat einen Computer. |
| Benim bir ödevim var. | Ich habe eine Hausaufgabe. |
| Benim problemlerim var. | Ich habe Probleme. |
| Benim bir sorum var. | Ich habe eine Frage. |
| Benim kaykayım yok. | Ich habe kein Skateboard. |
| Onun sözlüğü yok. | Er hat kein Wörterbuch. |
| Annemin montu yok. | Meine Mutter hat keinen Mantel. |
| Bizim bahçemiz yok. | Wir haben keinen Garten. |
| Onların çocukları yok. | Sie haben keine Kinder. |
| Onların huzuru yok. | Sie haben keine Ruhe. |
| Masam yok. | Ich habe keinen Schreibtisch. |
| Kardeşimin oyuncak ayısı yok. | Mein Bruder hat keinen Teddybär. |
| Kuzenimin kardeşi yok. | Mein Cousin hat keine Geschwister. |
| Çocuğun ayakkabısı yok. | Das Kind hat keine Schuhe. |
| Kedinin maması yok. | Die Katze hat kein Futter. |
| Sevde'nin arkadaşı yok. | Sevde hat keine Freunde. |
| Kapının kulpu yok. | Die Tür hat keinen Griff. |
| Odamın perdesi yok. | Mein Zimmer hat keine Vorhänge. |
| Makina tabletimiz yok. | Wir haben keine Maschinentablets. |
| Paramız yok. | Wir haben kein Geld. |
| Evde değilim. | Ich bin nicht zu Hause. |
| Uyumuyorum. | Ich schlafe nicht. |
| Arabası güzel değil. | Sein Auto ist nicht schön. |
| Babam sağlıklı değil. | Mein Vater ist nicht gesund. |
| Kızın boyu uzun değil. | Das Mädchen ist nicht lang. |
| Ayakkabılar ucuz değil. | Die Schuhe sind nicht billig. |
| Çanta pahalı değil. | Die Tasche ist nicht teuer. |
| Mutlu değiliz. | Wir sind nicht glücklich. |
| Yemek yapmıyorum. | Ich koche nicht. |
| Sana yardım etmiyorum. | Ich helfe dir nicht. |
| Ona hediye almıyorum. | Ich kaufe ihr kein Geschenk. |
| Okula gitmiyor. | Er geht nicht zur Schule. |
| Bilgisayar hızlı değil. | Der Computer ist nicht schnell. |
| Adam komik değil. | Der Mann ist nicht lustig. |
| Okulda öğrenci yok. | Es sind keine Schüler in der Schule. |
| Burada ekmek yok. | Hier ist kein Brot. |
| Param yok. | Ich habe kein Geld. |
| Modum yok. | Ich habe keinen Mod. |
| Çantam yok. | Ich habe keine Tasche. |
| Bizim bir evimiz yok. | Wir haben kein Haus. |
| Hastalığımız yok. | Wir haben keine Krankheit. |
| İçecek suyumuz yok. | Wir haben kein Wasser zum Trinken. |