SEARCH
🇬🇧
MEM
O
RY
.COM
4.37.48
Guest
Log In
Homepage
0
0
0
0
0
Create Course
Courses
Last Played
Dashboard
Notifications
Classrooms
Folders
Exams
Custom Exams
Help
Leaderboard
Shop
Awards
Forum
Friends
Subjects
Dark mode
User ID: 999999
Version: 4.37.48
www.memory.com
You are in browse mode. You must login to use
MEM
O
RY
Log in to start
Index
»
İngilizce-Türkçe SINAV Kelimeleri - YDS, YKS, YÖKDİL
»
Chapter 1
»
Level 2
level: Level 2
Questions and Answers List
level questions: Level 2
Question
Answer
ayrım [i.]
differentiation
farzedelim ki
assume that
efikasite [i.]
efficacy
lehte [s.]
favourable
zamanla [zf.]
over time
algı [i.]
perception
vb [zf.]
and so on
ara [i.]
terms
pratik [s.]
functional
formülleştirme [i.]
formulation
sanırım
I suppose
dergi [i.]
journal
etkililik [i.]
effectiveness
genleşme [i.]
expansion
evrim geçirmek [f.]
evolve
üniversal [s.]
universal
gözden geçirmek [f.]
overview
genel olarak [zf.]
in general
karşı [bağ.]
in spite of the fact that
doğrusu [zf.]
in fact
göre [ed.]
in accordance with
uygun olarak [zf.]
appropriately
sadece ve sadece
if and only if
yoğunluk [i.]
intensity
mesela [ed.]
such as
sanki [zf.]
as it were
gitgide [zf.]
more and more
görebileceğiniz üzere
as you can see
hususunda [ed.]
with respect to
geçirmek (hastalık) [f.]
undergo
tahmin [i.]
estimation
gündem [i.]
agenda
görüşülen kimse [i.]
interviewee
tasarlamak [f.]
conceive
izin vermek [f.]
empower
sağlamlaştırmak [f.]
strengthen
karmaşa [i.]
complexity
motivasyon [i.]
motivation
güvenilir [s.]
reliable
güven [i.]
reliance
konusunda [ed.]
in relation to
ile ilgili olarak [ed.]
relative to
durumunda [ed.]
in the case of
hareketlilik [i.]
mobility
silah altına almak [f.]
mobilize
ret [i.]
exclusion
münhasır [s.]
exclusive
yansıma [i.]
reflection
kolaylıkla [zf.]
readily
türlü türlü [s.]
all sorts of
her türlü [s.]
all kinds of
her şeyi düşünürsek [zf.]
on the whole
düşünce [i.]
notion
hiyerarşik [s.]
hierarchical
liyakat [i.]
efficiency
içerik [i.]
content
beylik [s.]
governmental
itibarıyla [ed.]
in respect of
gözü önünde [ed.]
in the presence of
kaynaklanmak [f.]
originate
içyüzünü anlama [i.]
insight
amacı ile
in order to
kapsamak [f.]
comprise
yönetim [i.]
administration
öne sürmek [f.]
assert
göstermek (belirtmek vb.) [f.]
denote
birlikte [zf.]
as well as
… ile ilgili [s.]
interested in
şanzıman [i.]
transmission
ilgi [i.]
relevance
hususunda [ed.]
with regard to
öğrenme [i.]
learning
ilişkilendirmek [f.]
correlate
ilk önce [zf.]
in the first place
değer biçmek [f.]
assess
doğruluk [i.]
accuracy
düşürmek [f.]
lower
sapma [i.]
deviation
dönüşüm [i.]
transformation
giriş [i.]
input
göç [i.]
migration
koordinasyon [i.]
coordination
ayarlama [i.]
adjustment
uygun olmayan [s.]
inappropriate
yardımcı yazılım [i.]
utility
çalıştırma [s.]
operational
istatistiksel [s.]
statistical
istatistik [i.]
statistic
sayısal [zf.]
statistically
motive etmek [f.]
motivate
gönüllü [s.]
voluntary
katılımcı [i.]
participant
kötüye kullanma [i.]
exploitation
aşağı yukarı [zf.]
more or less
gözlemci [i.]
observer
sorumluluk [i.]
accountability
şunlar [i.]
the following
etnik [s.]
ethnic
göz önüne alınacak olursa [zf.]
in the light of
öz [i.]
essence
aşağı yukarı [s.]
something like
öylesine ki [s.]
such that
yeniden yapılanma [i.]
reconstruction
uyarmak [f.]
stimulate
kendine özgü [s.]
distinctive
istikrarsız [s.]
unstable
kıyaslanabilir [s.]
comparable
karşılaştırmalı [s.]
comparative
etkileşim [i.]
interaction
korelasyon [i.]
correlation
sınıflandırmak [f.]
classify
sınıflandırmak [f.]
categorize
kesinlik [i.]
certainty
katılım [i.]
participation
derç [i.]
inclusion
multipl [s.]
multiple
anlayan [s.]
conceptual
düşünce [i.]
conception
fonlama [i.]
funding
entegre etmek [f.]
integrate
kazanma [i.]
acquisition
yararlı [s.]
beneficial
üretken [s.]
productive
hipotez [i.]
hypothesis
marj [i.]
margin
bulma [i.]
finding
olumlu şekilde [zf.]
positively
yönlendirme [i.]
guidance
özetlemek [f.]
summarize
yüzde [i.]
percentage
kısıtlama [i.]
constraint
sınırlayıcı [s.]
restrictive
taraflı [s.]
partial
şifrelemek [f.]
encode
ulaşılabilir [s.]
accessible
korumak [f.]
conserve
olabilmek [f.]
can
kooperatif [i.]
cooperative
kullanım [i.]
utilization
oluşturmak [f.]
constitute
okutman [i.]
lecturer
kısıtlama [i.]
limitation
rasyonel [s.]
rational
biliyorsunuz ki
as you know
aynı zamanda [zf.]
at the same time
modelleme [i.]
modelling
Meanings
Terms
icbar etmek [f.]
constrain
tekabül etmek [f.]
correspond
merkezleştirmek [f.]
centralize
uğraş [i.]
occupation
yöntem bilim [i.]
methodology
metodolojik [s.]
methodological
ölçmek [f.]
quantify
meblağına kadar
the amount of
ölçü birimi [i.]
module
açıklayıcı [s.]
explanatory
dirençli [s.]
resistant
koşullu [s.]
conditional
ile ilgili [s.]
related to
ikna etmek [f.]
induce
gösterge [i.]
indicator
fikir birliği [i.]
consensus
ileri düşünceli kimse [i.]
progressive
ikame [i.]
substitution
teorik [s.]
theoretical
neden olma [i.]
causation
yaratıcı [s.]
creative
giriş [i.]
induction
neden oluşturan [s.]
causal
çıkarım [i.]
inference
miktar [s.]
quantitative
ünlem [i.]
exclamation
nitelikli [s.]
qualitative
tarafsız [s.]
neutral
sırayla [zf.]
in turn
böylece [bağ.]
so that
tam o zaman [zf.]
at that point
öylelikle [zf.]
thereby
anormal [s.]
abnormal
hafifletmek [f.]
facilitate
olasılık [i.]
probability
değerlendirmek [f.]
evaluate
algılanabilen şey [i.]
phenomenon
bulunma [i.]
occurrence
razı olmak [f.]
consent
-den önce [ed.]
prior to
ilk önce [zf.]
first of all
kabul töreni [i.]
initiation
sav [i.]
assertion
önce olmak [f.]
precede
oran [i.]
ratio
orantılı [s.]
proportional
seçme [i.]
sampling
örneklerle göstermek [f.]
exemplify
söz konusu [s.]
in question
bunun yanı sıra [zf.]
on the other hand
özel öğretmen [i.]
tutor
bilhassa [zf.]
in particular
kesimlemek [f.]
segment