| Yürüdük. | We walked. |
| O ne söyler? | What does she say? |
| En çok kimi özledin? | Whom did you miss the most? |
| Hafta sonları halamın evine gelirim. | I come to my aunt's house at the weekends. |
| Hafta sonu teyzemin evine gittim. | I went to my aunt's house at the weekend. |
| Üniversitedeki en iyi arkadaşım **Fatma'dır. | My best friend at the university **is** Fatma. |
| Eskiden birbirimizle kavga ederdik. | We used to fight each other in the past. |
| Kampüsümüzde bir kütüphanemiz var. | We have a library in our campus. |
| Yalnız hissetmem. | I don't feel alone. |
| Bir hafta sonra sınavlarımız başlayacak. | After one week, our exams are going to start. |
| iyi hissettim. | I felt good. |
| Dört gün Tarsus'ta kalacağım. | I am going to stay in Tarsus for four days. |
| Arkadaşlarımla buluşacağım. | I am going to meet my friends. |
| Kütüphaneye bir defa gittim. | I went to the library once. |
| Artık birbirimizle kavga etmeyiz. Birbirimizden hoşlanıyoruz. | We don't fight each other anymore. We like each other. |
| Arkadaşların memleketlerine gittiler mi? | Did your friends go to their hometowns? |
| Pirinç ve patlıcan yedik. | We ate rice and eggplant. |
| Dün benim için sıradandı. | Yesterday was ordinary for me. |
| Yirmi yaşına bastım. | I became twenty. |
| Ailem uzakta. | My family is away. |
| Yirmi bir olacağım. | I am going to become twenty one. |
| Ailemi çok özlerim. | I miss my family very much. |
| Tarsus'tan Niğde'ye gitmek üç saat sürer. | It takes three hours to go to Niğde from Tarsus. |
| Trene nereden bineceksin? | where are you going to get on the train? |
| Yenice'de trenden ineceğim. | I am going to get off the train in Yenice. |
| Yenice Tarsus'a yakındır. | Yenice is close to Tarsus. |
| Yarın Niğde'ye gideceğim. | I am going to go to Niğde tomorrow. |
| Yarın okula gitmeyeceğim. | I am not going to go to school tomorrow. |
| Derslerimin hiçbirini sevmem. | I like none of my lessons. |
| Çok teorikler. | They are too theoretical. |
| Derslerimde sıkılırım. | I am bored in my lessons. |
| Derslerimden birini seviyorum. | I like one of my lessons. |
| Bütün derslerimi seviyorum. | I like all of my lessons. |
| sunmak | to present |
| Kedileri sevmeyi severim. | I like to pet cats |
| Penguenleri en tatlı buluyorum. | I find penguins the cutest |
| hareketleri | movements |
| Birbirlerine bakıyorlar. | They are looking at each other. |
| Ailemle kafeye gideriz. | We go to cafe with my family. |
| Sokakta yürümeyi severim. | I like walking in the street. |
| Sokakta yürüyorum. | I am walking in the street. |
| Sokakta yürüyordum. | I was walking in the street. |
| Çay içmeyi severim. | I like drinking tea. |
| Brokoli yemeyi sevmem. | I don't like eating broccoli. |
| Brokoli yiyorum. | I am eating broccoli. |
| Çok çalışacağım. | I am going to study a lot. |
| Pazartesi sınavlarım var. | I have exams on Monday. |
| Gelecek pazartesi sınavlarım var. | I have exams next Monday. |
| Kırşehir'de Starbucks yok. | There is no Starbucks in Kırşehir. |
| Çok pahalıdırlar. | They are very expensive. |
| Bazı arkadaşlarım- arkadaşlarımın bazıları | Some of my friends |
| Böyle arkadaşların var mı? | Do you have such kind of friends? |
| Hiçbiri evlerde yaşamıyor. | None of them lives in houses. |
| İki hafta sonra sınavlarım başlayacak. | After two weeks, my exams are going to start. |
| Sınavlarım yarın başlayacak. | My exams are going to start tomorrow. |
| Sınavıma girdim. | I took my exam |
| Keşke üzülmeseydim. | I wish I wasn't sad. |
| İngilizce konuşmaya çalışıyorum. | I am trying to speak English. |
| Kalabalık otobüslerde nefes alamıyorum | I can't breathe on crowded busses |
| kamyonlar yük taşır | trucks carry loads |
| otobüs durağında beklemek ister misin | do you like to wait at the bus stop |
| kim (yapar - ister ...... | who does |
| En fazla bir saat beklerim. | I wait one hour at most |
| Hiçbir şey satın almayacağım. | I am not going to buy anything. |
| Arkadaşlarımla birlikteyim. | I am with my friends. |
| Gelecek hafta sınavlarım olacak. | I will have exams next week. |
| İkisini de yaparız. | We do both of them. |
| Hem odalarda hem de kütüphanede çalışıyoruz. | We study both in the rooms and in the library. |
| Niğde'de çok fazla alışveriş merkezi yok. | Niğde doesn't have many shopping centers. |
| Kırşehir'de büyük bir meydan var. | There is a big square in Kırşehir. |
| Birçok çeşit hayvan gördüm. | I saw many kinds of animals. |
| Özel mi? | Is it private? |
| Arkadaşlarım bazen yüksek sesle müzik dinlerler. | My friends sometimes listen to loud music. |
| Bugün biraz çalıştım. | I studied a little bit today. |
| Gülcan Niğde'ye gelecek. | Gülcan is going to come to Niğde. |
| Gülcan Niğde'ye geliyor. | Gülcan is coming to Niğde. |
| Tarsus'a gittim. | I went to Tarsus. |
| Gülcan Kırşehir'den geliyor. | Gülcan is coming from Kırşehir. |
| Gülcan Kırşehir'e gitti. | Gülcan went to Kırşehir. |
| Bu ay bitirmedim. | This month, I didn't finish. |
| Bu ay bir kitap bitirmedim. | This month, I didn't finish a book. |
| Wattpatt'ta bir kitap okuyorum. | I am reading a book on Wattpatt. |
| İnternetten birçok kitap bitirdim. | I finished many books online. |
| geçmişte | in the past |
| Geçmişte bir roman okudum. | I read a novel in the past. |
| 16 yaşındaydım. | I was 16 years old. |
| Sen çocukken,... | When you were a child, .... |
| Ben çocukken,... | When I was a child, ... |
