Ben kullanmam. | I don't use. |
kullanmadım. | I didn't use. |
Kocam ilginç filmler izlemeyi sever. | My husband likes to watch interesting movies. |
Kocamın haberleri izlemeyi sever. | My husband likes to watch news. |
Kocam erken uyumayı sever. | My husband likes to sleep early. |
bir satıcının günü | the day of a salesman |
Ofise varıyorum. - varırım | I arrive at office. |
Ofise vardım. | I arrived at office. |
Şemsiye alırım. | I take an umbrella. |
Şemsiye alacağım. | I will take an umbrella. |
küpelerimiz | our earrings |
küpelerimizden bazıları | some of our earrings |
Ben koyacağım. | I will put. |
Ben koymalıyım. | I should put. |
Ben koymadım. | I didn't put. |
satışta - indirimde | on sale |
bir sürü altın at | a lot of gold horses |
Çin Takvimi | Chinese calendar |
Küçük kız kardeşim bekar. | My little sister is single. |
Ne tür bir oyun bu? | What kind of a game is it? |
Burada ne tür insanlar yaşıyor? | What kind of people live here? |
bu tür insanlar | such kind of people |
Ne tür insanlar | what kind of people |
Yusuf böyle oyunlar oynar mı? | Does Yusuf play such kind of games? |
Yusuf bu tür oyunlar oynar. | Yusuf plays such kind of games. |
Bazen zeka oyunları oynarız. | We sometimes play mind games. |
ciddi bir operasyon | a serious operation |
Ne sıklıkta ... | How often ... |
Oğlumun uyumasını istiyorum. | I want my son to sleep. |
Oğlumun bilgisayar oyunu oynamasını istemiyorum. | I don’t want my son to play computer games. |
Ustamın dikkatli olmasını istiyorum. | I want my master to be careful. |
Kocamın eve erken gelmesini istiyorum. | I want my husband to come home early. |
Oğlumun saygılı olmasını istiyorum. | I want my son to be respectful. |
Annem ona yardım etmemi istiyor. | My mother wants me to help her. |
Alışveriş yapmak benim için rahatlatıcıydı. | To do shopping was relaxing for me. |
Düğünümden sonra, | After my wedding, |
Evlendikten sonra,... | After I got married, ... |
Biz evlendikten sonra... | After we got married, ... |
Ben atölyeye gittikten sonra, | After I went to the workshop, |
Kocamın annesi ameliyat oldu. | My husband’s mum had an operation. |
Uyurken cep telefonumu kapatıyorum | I turn off my mobile phone when I sleep |
Işıkları kapatıyorum. | I turn off the lights. |
ışıklar açık uyuyabilir misin | can you sleep with lights on |
Işıklar açık uyuyamıyorum. | I can't sleep with lights on. |
ışıklarımı kapatmıyorum - kapatmam. | I don't turn off my lights |
İzmir'e göndereceğim | I will send to İzmir. |
Yusuf'ı okula hazırlayacağım. | I will prepare Yusuf for school |
bir topa vurdum - tekme attım | I kicked (kik) a ball. |
bugünün tarihi nedir | what is the date today |
Hayatınızda hiç başka bir işte çalıştınız mı? | Have you ever worked another job in your life? |
bir barista olarak | as a barista |
bir doktor olarak | as a doctor |
Yiyecek bir şey yok. | There isn't anything to eat. |
Görecek bir şey yok. | There is nothing to see. |
Geçen yıl bir saat atölyesi işlettim. | I ran a clock workshop last year. |
İşim çok yorucu. | My job is very tiring. |
Sunum yapıyor. | He is giving a presentation. |
hiç şekerim yok | I don't have ANY candies |
Islak mendillerim var. | I have wet wipes |
Çantamda anahtarlar var. | I have keys in my bag |
Komşuyuz. | We're neighbors. |
kuş öldü | Bird died |