Take care of yourself | kendine iyi bak |
Are you talking to yourself? | Kendinizle mi konuşuyorsunuz? |
We love each other | Biz birbirimizi seviyoruz. |
No thanks, we will change it ourselves | Hayır teşekkürler, biz onu kendimiz değiştireceğiz |
Will we see each other tomorrow? | Yarın biz birbirimizi görecek miyiz? |
Did you make the cake yourself? | Pastayı kendin mi yaptın? |
You told this to me yourself. | Sen bunu bana kendin dedin. |
Will they eat the whole chicken themselves? | Onlar bütün tavuğu kendileri mi yiyecekler? |
Do you hate each other? | Siz birbirinizden nefret mi ediyorsunuz? |
We do not see ourselves. | Biz kendimizi görmüyoruz. |
Do you hate each other? | .Siz birbirinizden nefret mi ediyorsunuz? |
Was your visit with your mother good? | Annenle ziyaretin iyi miydi? |
Does your mother live in İzmir? Did you go to Turkey? | Annen İzmir'de mi yaşıyor? Türkiye'ye gittin mi? |
It will be hot in Portland today | Portland'da bugünkü hava sıcak olacak |
Shall we do this ourselves? | Bunu kendimiz yapalım mı? |
Did you make the cake yourself? | Pastayı kendin mi yaptın? |
Do you like yourselves? | Kendinizi seviyor musunuz? |
I will do this myself. | Bunu kendim yapacağım. |
She loves herself. | O kendini seviyor. |
They hate themselves because they did bad things. | Kendilerinden nefret ediyorlar çünkü kötü şeyler yaptılar. |
We love each other. | Biz birbirimizi seviyoruz. |
Will we see each other tomorrow? | Biz birbirimizi yarın görecek miyiz? |
The restaurant is dirty, but the food ıtself is not bad. | Restoran kirli, ama yemeğin kendisi kötü değil. |
They are not here yet themselves. | Daha kendileri burada değiller. |
She wants this herself | O bunu kendi istiyor |
I love myself | Kendimi seviyorum |
Take care of yourself. | Kendine iyi bak. |
I will give the book to her myself. | Kitabı ona kendim vereceğim. |
yourselves and your ticket | kendiniz ve biletiniz |