second hand books | ikinci el kitaplar |
I enjoy reading used books. | Kullanılmış kitapları okumaktan zevk alıyorum. |
Once I bought | Bir keresinde ... almıştım. |
My sister and her family have just left. | Kız kardeşim ve ailesi az önce gitti. |
I have one nephew who is a boy. | Erkek olan bir yeğenim var. |
I get tired easily. | Kolayca yoruluyorum. |
Do you laugh a lot? | Çok kahkaha atar mısın? |
When I went to Fethiye last year, ... | Geçen sene Fethiye'ye gittiğimde... |
When I go to Paris, I am going to see the Eiffel Tower. | Paris'e gittiğimde Eyfel Kulesi'ni göreceğim. |
I have just eaten something. | Az önce bir şeyler yedim. |
Although I ate something, I am hungry now. | Bir şeyler yememe rağmen, şimdi açım. |
Until I sleep, I am going to study English. | Uyuyana kadar İngilizce çalışacağım. |
While I was reading a book, I fell asleep. | Kitap okuyorken, uyuyakaldım. |
I don't know if I'll go to work tomorrow. | Yarın işe gidip gitmeyeceğimi bilmiyorum. |
I saw a man who had very strange clothes. | Çok garip kıyafetleri olan bir adam gördüm. |
a dog which was escaping from a man | bir adamdan kaçan bir köpek |
I eat lunch with my colleagues. | Meslektaşlarımla öğle yemeği yerim. |
I have just eaten lunch. | Daha demin önce öğle yemeği yedim. |
I always improve myself. | Kendimi her zaman geliştiririm. |
I am very curious. | Çok merak ediyorum. |
I am into books. | Ben kitaplarla ilgileniyorum. İlgiliyim |
I fulfil whatever my manager says. | Yöneticim ne derse onu yerine getiririm. |
You can say whatever you want. | Ne istersen söyleyebilirsin. |
You can go wherever you want. | İstediğin yere gidebilirsin. |
The people of Izmir are educated. | İzmir halkı eğitimlidir. |
Before I started working, ... | İşe başlamadan önce... |
Before I started working, I used to cook in the kitchen a lot. | Çalışmaya başlamadan önce mutfakta çok yemek pişirirdim. |
Sumeyra has been studying in Kastamonu for two years. | Sümeyra iki yıldır Kastamonu'da okuyor. |
I fell asleep while I was talking on the phone. | Telefonda konuşurken uyuyakaldım. |
Our house will be sold. | Evimiz satılacak. |