Ali otobüse bindi. | Ali got on the bus. |
Ben okula gittim. | I went to school. |
Ali okulda beni gördü. | Ali saw me at school. |
Kız kardeşim saat 2 de eve geldi. | My sister came home at 2 o'clock. |
Öğretmenim bir hikaye yazdı. | My teacher wrote a story. |
Annem saat 1 de evden ayrıldı. | My mother left the house at 1 o'clock. |
Saat 8 de kahvaltı yaptım. | I had breakfast at 8 o’clock |
Kahvaltıda poğaça yedim. | I ate pastry at breakfast. |
Bizim takım oyunu kazandı. | Our team won the play. |
Okuldan sonra ödevleri yaptım. | I did homework after the school. |
Senin takımın oyunu kaybetti. | Your team lost the game. |
Kahvaltıda süt içtim | I drank milk at breakfast. |
Polis hırsızı yakaladı. | The police caught the thief. |
Pazar günü İngilizce dersinin unuttum. | I forgot English lesson in the on Sunday. |
Benim akıllı telefonum çaldı. | My smartphone rang. |
Babam Cumartesi günü saat 5 te kalktı. | My dad got up at 5 o'clock on Saturday. |
Amcam bir çok ayakkabı sattı. | My uncle sold a lot of shoes. |
Ben anneme bir çiçek verdim. | I gave a flower to my mom. |
Çocuklar sandalyeye oturdu. | The children sat on the chair |
Haftasonu annemi hastaneye götürdüm. | I took my mom to the hospital at the weekend. |
Ben saat 7 de uyandım. | I woke up at 7 o'clock. |
Dün gece saat 10 da uyudum. | I slept at 10 o'clock last night. |
Ben Niğdede büyüdüm. | I grew up in Niğde |
Ben cevabı bildim. | I knew the answer |
Öğretmen Matematik öğretti. | The teacher taught Math. |
Mühendis yeni bir bina inşa etti. | Engineer built a new building. |
Kardeşim bana bir bardak su getirdi. | My brother brought a glass of water to me. |
Anahtarımı kaybettim. | I lost my key. |
Ben bu konuyu anladım. | I understood this subject. |
Annem çok para ödedi. | My mom paid a lot of money. |
Ben sabah giysilerimi giydim | I wore my clothes this morning. |
Ben geçen yaz Taşucunda yüzdüm. | I swam in Taşucu last summer. |
Ben yeni spor ayakkabısı satın aldım. | I bought new trainers. |
Ben bir bebektim. | I was a baby. |
Ben dün iyi hissettim. | I felt good yesterday. |
İki gün önce arkadaşalarımla kafede buluştum. | I met my friends at the cafe two days ago. |
Bacağımı kırdım | I broke my leg.. |
Ayşe dün bisiklete bindi. | Ayşe rode a bike yesterday. |
biraz konuşmayı severim | I like to talk a little bit |
Yurtdışına gideceğim | I will go abroad |
Aksanları farklı | Their accent is different |
Çocukken gittim. | I went when I was a child. |
sporla ilgileniyorum. | I am interested in sports. |