İngilizce konuşacağım. | I will speak English. |
İngilizce konuşmalıyım. | I should speak English. |
Yürümeliyim. | I should walk. |
Yürüyeceğim. | I will walk. |
Okula gideceğim. | I will go to school. |
Okula gitmeliyim. | I should go to school. |
Film izleyeceğim. | I will watch a movie. |
Anneme yardım edeceğim. | I will help my mother. |
Yeni bir bilgisayar almalıyım. | I should buy a new computer. |
Birçok kitap okumalıyım. | I should read many books. |
Okula gidecek misin? | Will you go to school? |
İngilizce konuşmalı mısın? | Should you speak English? |
Arkadaşımla İngilizce konuşacağım. | I will speak English with my friend. |
Mary yarın okula gidecek. | Mary will go to school tomorrow. |
Adam havuzda yüzmeyecek. | Adam will not swim in the pool. |
Denizde yüzmeyeceğiz. | We will not swim in the sea. |
Pazar günü okula gitmedim. | I didn't go to school on Sunday. |
Dün uyumadım. | I didn't sleep yesterday. |
Dün dışarı çıkmadım. | I didn't go out yesterday. |
Dün Hamburger yemedim. | I didn't eat hamburger yesterday. |
Geçen hafta bir film izlemedim. | I didn't watch a movie last week. |
Dün futbol oynamadım. | I didn't play football yesterday. |
Geçen hafta parkta yürümedik. | We didn't walk in the park last week. |
Salı günü parka gitmedik. | We didn't go to park on Tuesday. |
Ali öğretmenle konuşmadı. | Ali didn't talk to teacher. |
Zeynep Cuma günü okula gelmedi. | Zeynep didn't come to school on Friday. |
Bir kitap okudun mu? | Did you read a book? |
Beni aradın mı? | Did you call me? |
Kahvaltı yaptın mı? | Did you have breakfast? |
Ne zaman kahvaltı yaptın? | When did you have breakfast? |
Ne zaman kalktın? | When did you get up? |
Okula ne zaman gittin? | When did you go to school? |
Eve ne zaman geldin? | When did you come to the house? |
İngilizce konuşuyorum. Çince konuşmuyorum. | I am speaking English. I am not speaking Chinese. |
Şimdi havuzda yüzüyoruz. | Now, we are swimming in the pool. |
Kız kardeşim uyuyor. | My sister is sleeping. |
Kız kardeşim uyuyor. | My sister is sleeping. |
Bahçede yürüyorum. | I am walking in the garden. |
Ali satranç oynuyor. | Ali is playing chess. |
Ayşe ip atlıyor. | Ayşe is skipping rope. |
Babam beni arıyor. | My father is calling me. |
Akşam yemeği yiyoruz. | We are having dinner. |
Markete gidiyorum. | I am going to the market. |
Ayşe uyumuyor. | Ayşe is not sleeping. |
Almanca konuşmuyoruz. | We are not speaking German. |
Ali parkta yürüyor. | Ali is walking in the park. |
TV izlemiyoruz. | We are not watching TV. |
Veli sigara içmiyor. | Veli is not smoking. |
Mary denizde yüzmüyor. | Mary is not swimming in the sea. |
Paul havuzda yüzmüyor. | Paul is not swimming in the pool. |
Ben tv izledim. | I watched TV. |
Bahçede yürüdüm. | I walked in the garden. |
Ali duvarı boyadı. | Ali painted the wall. |
Ali Veli ile oynadı. | Ali played with Veli. |
Veli Ali ile konuştu. | Veli talked to Ali. |
Kapıyı açtılar. | They opened the door. |
Kapıyı kapattık. | We closed the door. |
Anneme yardım ettim. | I helped my mother. |
Babam bugün çalıştı. | My father worked today. |
Çok çalıştım. | I studied a lot. |
İngilizce öğrendim. | I learned English. |