Pek çok insan bebek sahibi olmaya uygun değil. | A lot of people are not suitable to get a baby. |
İnsanlar bebek sahibi olmak için psikolojik bir testten geçmelidir. | People should pass from a pschological test to get a baby. |
Bu konular için çok katıyım. | I'm very strict about these issues. |
Zaten uzun zamandır ingilizce konuşuyorum. | I have already spoken english for a long time. |
Henüz yurtdışına çıkmadım. | I haven't gone abroad yet. |
Az önce akşam yemeğimi yedim. | I have just eaten my dinner. |
Hiç yurt dışında bulunmadım. | I have never been abroad. |
Şimdiye kadar izlediğim en iyi filmdi. | It was the best movie that I have ever watched. |
Şimdiye kadar yediğim en lezzetli yemekti. | It was the most delicious meal that I have ever eaten. |
O şimdiye kadar gördüğüm en yetenekli kadın. | She is the most talented woman who I have ever seen. |
Şimdiye kadar gördüğüm en güzel çiçek. | It is the most beatiful flower that I have ever seen. |
Evde olmak çalışmaktan daha kötüdür. | Being at home is worse than working. |
Hiç bungee jumping yapmadım. | I have never done bungee jumping. |
Bakımlı olmayı severim. | I like to be well- groomed. |
Sana baskı yapmak istemiyorum. | I don't want to make pressure on you. |
Kendinizi o kim olursa olsun savunmalısınız. | You should defend yourself as whoever she is. |
Nerede olursan ol mutlu olmalısın. | You should be happy wherever you are. |
Çalıştığınız her yerde başarılı olabilirsiniz. | You can be succesfull wherever you work. |
Çalışma koşullarına rağmen işimi severim. | Although working conditions , I like my job. |
İngilizce öğrenmeye başladım. | I started learning english. |
İngilizce öğrenmeye başladım. | I started to learn english. |
2 yıl Antalya'da yaşadım. | I had lived in Antalya for 2 years. |
Kendi karakterim var | I have my own character |
Kendi renkleri vardır. | They have their own color. |
Muz dışındaki meyveleri severim. | I like furuits except banana. |
Çizgili bir elbise giydim. | I wore a striped dress. |
Büyük bir kaplan gördüm. | I saw a big tiger. |
Ağaçta uyuyan bir kedi. | A cat who is sleeping on a tree. |
Kırmızı elma yiyen bir kız. | A girl who is eating red apple. |
Çok konuşan bir adam. | A man who is speaking a lot. |
Çok hızlı koşan bir köpek | A dog who run very fast. |
Annem anlattğım şeye çok şaşırdı. | My mother was very suprised, what I told. |
Babama satın aldıklarımı gösterdim. | I showed my father what I bought. |
Çorumlu olmama rağmen İzmir'i daha çok severim. | Although I am from Çorum, I like İzmir more. |
İzmir şimdiye kadar yaşadığım en iyi şehir. | İzmir is the best city where I have ever lived. |
Hiç Londra'da yaşamadım. | I have never lived in London. |