Yaklaşık 500 yıl önce doğmuştur. | She was born nearly 500 years ago. |
Babasının altı karısı vardı. | Her father had six wives. |
Babası annesinin idam edilmesini emretti. | Her father ordered her mother's execution. |
Kafasını uçurun! | Off with her head! |
Liz çok akıllıydı. | Liz was very clever. |
Zor bir çocukluk geçirdi. | She had a difficult childhood. |
Kötü huylu bir babası vardı. | He had a bad-tempered father. |
Ali'nin bir üvey annesi var. | Ali has a stepmother. |
Ali'nin bir sürü üvey kız kardeşi var. | Ali has so many stepsisters. |
Hapse konuldu. | He was put in prison. |
Kraliçe oldu. | She became queen. |
O öldü. | He is dead. |
İnsanlar ona "İyi Kraliçe" derdi. | People called her "Good Queen" |
O otoriterdi. | She was bossy. |
Peruğumu ver bana! | Give me my wig! |
Dünyanın dört bir yanına yelken açan kaşifler gönderdi. | She sent explorers sailing around the world. |
Gemisiyle denize açıldı. | He set sail in his ship. |
Yeni ülkeler keşfettiler. | They discovered new countries. |
Bir miktar hazine getirdiler. | They brought some treasure. |
Kral büyük bir gemi filosu gönderdi. | King sent a huge fleet of ships. |
İngiltere'ye saldırdılar. | They attacked England. |
Zayıf bir kadının vücuduna sahibim. | I have a body of a weak woman. |
Bir kralın yüreğine ve midesine sahibim. | I have the heart and stomach of a king. |
Hepinizin arasında yaşayacağım ya da öleceğim. | I will live or die amongst you all. |
Ünlü bir zafer kazanacağız. | We shall have a famous victory. |
İspanya savaşı kaybetti. | Spain lost the battle. |
Mary İskoçya'dan kaçmak zorunda kaldı. | Mary had to run away from Scotland. |
Ondan kendisini korumasını istedi. | She asked him to protect her. |
Mary'yi kilitledi. | She locked Mary up. |
Osmanlı'nın altın çağıydı | It was a golden age for Ottomans |