SEARCH
🇬🇧
MEM
O
RY
.COM
4.37.48
Guest
Log In
Homepage
0
0
0
0
0
Create Course
Courses
Last Played
Dashboard
Notifications
Classrooms
Folders
Exams
Custom Exams
Help
Leaderboard
Shop
Awards
Forum
Friends
Subjects
Dark mode
User ID: 999999
Version: 4.37.48
www.memory.com
You are in browse mode. You must login to use
MEM
O
RY
Log in to start
Index
»
Academy T1 - English Cloze - Writing
»
AUTUMN
»
110 DB
level: 110 DB
Questions and Answers List
level questions: 110 DB
Question
Answer
When I called him, he _____ watching TV. Onu aradığımda televizyon izliyordu.
was
They _____ have any pets at home. Evde hiç evcil hayvanları yok.
don't
She _____ to the store yesterday. Dün mağazaya gitti.
went
We _____ ready for the test tomorrow. Yarınki sınava hazır olacağız.
will be
He _____ the answer when I asked him. Ona sorduğumda cevabı bilmiyordu.
didn't know
I _____ at the park when it started raining. Yağmur yağmaya başladığında parkta yürüyordum.
was walking
You _____ finish your homework before going out. Dışarı çıkmadan önce ödevini bitirmelisin.
should
They _____ at home right now. Şu anda evdeler.
are
She _____ want to come with us. Bizimle gelmek istemiyor.
doesn't
I _____ when my friend texted me. Arkadaşım bana mesaj attığında uyuyordum.
was sleeping
He _____ finish his meal, so he left early. Yemeğini bitiremedi, bu yüzden erken ayrıldı.
didn't
We _____ not going to the party tonight. Bu gece partiye gitmeyeceğiz.
are
When I arrived, they _____ playing football. Ben vardığımda futbol oynuyorlardı.
were
She _____ her homework after school today. Bugün okuldan sonra ödevini yapacak.
will do
I _____ bring my book, so I borrowed one from my friend. Kitabımı getirmedim, bu yüzden arkadaşımınkini ödünç aldım.
didn't
He _____ know the answer when I asked him. Ona sorduğumda cevabı bilmiyordu.
didn't
We _____ have enough time to finish the project. Projeyi bitirmek için yeterli zamanımız yok.
don't
You _____ take an umbrella with you. It might rain. Yanına bir şemsiye almalısın. Yağmur yağabilir.
should
They _____ busy when I called them. Onları aradığımda meşguldüler.
were
She _____ finish the book last night. Dün gece kitabı bitirdi.
finished
When I saw him, he _____ running to catch the bus. Onu gördüğümde otobüsü yakalamak için koşuyordu.
was
We _____ understand the lesson, so we asked for help. Dersi anlamadık, bu yüzden yardım istedik.
didn't
He _____ his wallet at home yesterday. Dün cüzdanını evde unuttu.
left
I _____ ready when the exam started. Sınav başladığında hazır değildim.
wasn't
You _____ call me when you arrive. Vardığında beni aramalısın.
should
They _____ playing games when the power went out. Elektrik kesildiğinde oyun oynuyorlardı.
were
She _____ her phone when I asked for it. Ona sorduğumda telefonunu bulamadı.
couldn't find
We _____ going to the cinema tomorrow. Yarın sinemaya gidiyoruz.
are
He _____ help you with your homework if you ask. Ona sorarsan, ödevinde sana yardım eder.
will
I _____ not like the movie we watched last night. Dün gece izlediğimiz filmi sevmedim.
did
They _____ home when I called them. Onları aradığımda evde değildiler.
weren't
She _____ talk to her teacher after the class. Ders bittikten sonra öğretmeniyle konuşacak.
will
I _____ to help him, but I didn't have time. Ona yardım etmek istedim, ama vaktim yoktu.
wanted
We _____ finish the project in time. Projeyi zamanında bitiremedik.
couldn't
You _____ your bag, I think you forgot it. Çantanı getirmedin, sanırım unuttun.
didn't bring
He _____ late when I called him. Onu aradığımda geç kalmıştı.
was
I _____ hear what you said. Ne dediğini duymadım.
didn't
When we arrived, they _____ eating dinner. Biz vardığımızda onlar akşam yemeği yiyorlardı.
were
She _____ help you tomorrow if she can. Eğer yapabilirse yarın sana yardım edecek.
will
I _____ like the song when I first heard it. İlk duyduğumda şarkıyı sevmedim.
didn't
She …………………. me yet. — Bana henüz yardım etmedi.
hasn’t helped
She ……………….. that she would help me. — Bana yardım edeceğine söz verdi.
promised
Sometimes she gets angry ………… me. — Bazen bana kızıyor.
at
We sometimes ………………… . — Bazen kavga ederiz.
fight
We have some ………………….. . — Bazı tartışmamız var.
arguments
I started ……………… 8 months ago. — 8 ay önce spora başladım.
exercising
It ………………. ! — Duruma göre değişir!
depends
I stopped ………………. weights. — Ağırlık kaldırmayı bıraktım.
lifting
I do boxing ……………………… . — Aynı zamanda boks yapıyorum.
at the same time
Everyone ………………… with their partner. — Herkes partneriyle birlikte egzersiz yapar.
exercises
I ……………………. more muscular. — Eskiden daha kaslıydım.
used to be
I used to be more ………………….. . — Eskiden daha kaslıydım.
muscular
I go to the gym ………………………… . — Haftada 3 kez spor salonuna gidiyorum.
three times a week
Gym ………….. not like that. — Spor salonu öyle değil.
is
You should ………….. on a diet. — Diyet yapmalısın.
go
You should go ………… a diet. — Diyet yapmalısın.
on
I used to be ……………… . — Ben eskiden zayıftım.
weak
It’s difficult to …………….. everything at the same time. — Her şeyi aynı anda idare etmek zor.
handle
Now it …………………… . — Şimdi mantıklı geldi.
makes sense
I …………… weight. — Kilo verdim.
lost
I’ve got the ………….. at school. — Okulda grip oldum.
flu
That’s a ………………… virus. — Bu bulaşıcı bir virüs.
contagious
I have …………………. homework to do. — Yapmam gereken çok ödevim var.
so much
There’s a test book that I need ………… study. — Çalışmam gereken bir test kitabı var.
to
One of my friends ………………. sick. — Arkadaşlarımdan biri hastalandı.
has got
He was angry ………….. me. — Bana kızmıştı.
at
I have a …………………… . — Boğazım ağrıyor.
sore throat
I …..……… breakfast an hour ago. — Bir saat önce kahvaltı yaptım.
had
I go …………….. school. — Ben okula gidiyorum.
to the
I didn’t go ……….. training yesterday. — Dün antrenmana gitmedim.
for
It is far …………….. the city. — Şehirden uzak.
from
I should ………….. his message. — Mesajına cevap vermeliyim.
reply
I hope things ………………… for you. — Umarım her şey senin için daha iyi olur.
get better
Oregano tea is good for …………….. coughing. — Kekik çayı öksürüğe iyi gelir.
treating
Oregano tea is good for treating ………………….. . — Kekik çayı öksürüğe iyi gelir.
coughing
They …………… hotels near the sea. — Denize yakın oteller inşa ediyorlar.
build
I ………………….. a chair like that. — Benim de böyle bir sandalyem vardı.
used to have
It’s close ………….. our home. — Evimize yakın.
to
Two of them ………….. normal. — Bunlardan ikisi normal.
are
I ……………. a question. — Bir sorum olacaktı.
had
She …………. talking. — O konuşuyor.
is
They …………… using it. — Onlar bunu kullanıyorlar.
are
We get all wet and ……………. . — Her yerimiz ıslanıyor, terliyoruz.
sweaty
The weather is ………………. . — Hava serin.
cool
I like to visit …………….. . — Filistin'i ziyaret etmeyi seviyorum.
Palestine
My mom wants to go ………….. Nepal. — Annem Nepal'e gitmek istiyor.
to
I want to ……………. another country. — Başka bir ülkeye gitmek istiyorum.
go to
They ………….. in the car. — Arabadaydılar.
were
The hotels ……….. cheaper than Turkey. — Oteller Türkiye'den daha ucuz.
are
There’s ……………….. . — Beş kişiyiz.
five of us
My grandma also ………….. with us. — Bizimle birlikte anneannem de seyahat ediyor.
travels
She’s very ……………. . — O çok dindardır.
religious
My grandma …………… from west of Turkey. — Büyükannem Türkiye'nin batısından.
is
She …………. not like other grandmothers. — Diğer büyükannelere benzemiyor.
is
That’s what we ……………… in the bakery. — İşte fırında bunu yaşadık.
experienced
I ………………… Japan. — Japonya'yı çok severdim.
used to love
I watched …………….. movies. — Japon filmleri izledim.
Japanese
The weather was ………………… twenty degrees celsius. — Hava eksi yirmi derece idi.
minus
Everything …………. so expensive. — Her şey çok pahalı.
is
He wanted ………………….. America. — Amerika'ya gitmek istiyordu.
to travel to
They had to pay some …………… . — Bir miktar vergi ödemek zorundaydılar.
tax
They ……………… there by ships. — Oraya gemilerle gidebilirlerdi.
could go
You speak …………….! — Sen Farsça konuşuyorsun!
Persian
They get mad ……….. me. — Bana kızıyorlar.
at
The dog ……….. at my room. — Köpek odamda.
is
I ……………. my father to close the door. — Babamdan kapıyı kapatmasını istedim.
asked
We ……………….. the oldest students. —Biz eskiden en büyük öğrencilerdik.
used to be
They are shorter ………….. me. —Benden kısalar.
than
Many of my friends …………… shorter than me. — Arkadaşlarımın çoğu benden kısa.
are
We …………………. the lessons yet. — Derslere henüz başlamadık.
haven’t started
We ………………… the questions. — Soruları yazıyoruz.
write down
We …………… the math problems. — Matematik problemlerini çözdük.
solved
The math books aren’t in the ……………… yet. — Matematik kitapları henüz piyasaya çıkmadı.
market
You should learn …………………… . — Kendi kendine öğrenmelisin.
by yourself
Turkish ……………… is very difficult. — Türk edebiyatı çok zordur.
literature
Math lesson is not hard ……………….. . — Matematik dersi artık zor değil.
anymore
The students …………… everything. — Öğrenciler her şeyi biliyordu.
knew
The students ………………….. much smarter. — Öğrenciler eskiden çok daha zekiydi.
used to be
My old classmates seemed to be more ………………. . — Eski sınıf arkadaşlarım daha olgun görünüyorlardı.
mature
He ………… always talking. — O her zaman konuşuyor.
is
Alperen ……………… like that. — Alperen öyle değil.
is not
How much time is ………….? — Ne kadar zaman kaldı?
left
He’s ……………. sports. — Sporda iyidir.
good at
It’s …………………….. he’s calling me today. — Bugün beni ikinci kez arıyor.
the second time
I couldn’t ………………… . — Onu geri arayamazdım.
call him back
I …………. many close friends. — Çok yakın arkadaşlarım vardı.
had
We always ……………. together. — Her zaman birlikte dışarı çıkıyorduk.
went out
We always went out …………….. . — Her zaman birlikte dışarı çıkıyorduk.
together
He might ………….. rude at first. — İlk başta kaba görünebilir.
seem
I can ……………………. new environments easily. — Yeni ortamlara kolayca alışabiliyorum.
get used to
I’m not a very ……………. person. — Ben çok uyum sağlayıcı bir insan değilim.
flexible
She ……. always studying. — O her zaman ders çalışıyor.
is
Sometimes we ……………… arguments. — Bazen tartışabiliriz.
might have
I ……………….. come home. — Az önce eve geldim.
have just
We went there …………. train. — Oraya trenle gittik.
by
They sell luxury ……………….. . — Lüks markalar satıyorlar.
brands
We’re not ……….. the same class. (Aynı sınıfta değiliz.)
in
We visited the ……………… in Bursa. (Bursa'daki türbeleri ziyaret ettik.)
tombs
I wasn’t ……………… that. (Bunu beklemiyordum.)
expecting
It was 20 ………………. bigger than me. (Benden 20 kat daha büyüktü.)
times
I went there with ………………… aunts. (Ben iki teyzemle birlikte oraya gittim.)
two of my
The foods are ………………… Arabic food. (Yemekler Arap yemeklerine benziyor.)
similar to
There’s a …………….. traffic jam in Istanbul. (İstanbul'da çok yoğun bir trafik var.)
huge
I can’t ………………. and choose between them. (Aralarında karar veremem, seçim yapamam.)
decide
Bursa is the 4th most ……………….. city in Turkey. (Bursa, Türkiye'nin nüfus bakımından dördüncü büyük şehridir.)
populated
The weather in Istanbul is very …………… . (İstanbul'un havası çok nemli.)
humid
…………………… cousins live there. (Kuzenlerimin bir kısmı orada yaşıyor.)
some of my
I …………….. know that. (Bunu bilmiyordum.)
didn’t
I …………… lots of mistakes. (Çok hata yapıyorum.)
make
…………………. universities in Turkey are really good. (Türkiye'deki üniversitelerin bir kısmı gerçekten çok iyi.)
Some of the
I …………….. you to watch this movie. (Bu filmi izlemenizi tavsiye ederim.)
recommend
I watch it with Turkish ………….. . (Türkçe altyazıyla izliyorum.)
subtitles
You don’t need to ……………… any exams. (Herhangi bir sınava girmenize gerek yok.)
attend
You start to ……………. about machines. (Makineleri öğrenmeye başlıyorsunuz.)
learn
What’s your ……………. at university? (Üniversitedeki bölümün nedir?)
major
We had some ………………. . (Misafirlerimiz vardı.)
guests
She is my mother’s ……………… . (O, annemin iş arkadaşıdır.)
colleague
They are …………….. . (Nişanlılar.)
engaged
I should pass 2 years of ……………. . (2 yıllık stajımı tamamlamam gerekiyor.)
internship
It’s 20 minutes ……….. from our home. (Evimizden 20 dakika uzaklıkta.)
away/ far
We traveled by ……………. . (Uçakla seyahat ettik.)
plane
I became ………….. . (Boyum uzadı.)
taller
I started exercising one and ……………. months ago. (Bir buçuk ay önce spora başladım.)
a half
I ……………… a lot of weight. (Çok kilo aldım.)
gained
I feel ………………. . (Susadım.)
thirsty
We went …….. a holiday. (Tatile gittik.)
on
We went to Greece ……………. . (Yunanistan'a iki kez gittik.)
twice
We ………… the border of Turkey. (Türkiye sınırını geçtik.)
passed
The sea ………… bad on that beach. (O sahilde deniz çok kötü kokuyor.)
smells
We ………….. so much time on the beach. (Sahilde çok fazla zaman geçirdik.)
spent
Teacher’s …………… is low in Turkey. (Türkiye'de öğretmen maaşları düşüktür.)
salary
The waiters don’t have a friendly ……………. . (Garsonların tavırları pek güler yüzlü değil.)
manner
Some ……………….. people are racist. (Bazı Yunanlılar ırkçıdır.)
Greek
Turkey ………… a more beautiful nature. (Türkiye'nin doğası daha güzel.)
has
What ………… happen next? — Peki bundan sonra ne olacak?
will
……………. episode is 40 minutes long. — Her bölüm 40 dakika uzunluğundadır.
Each / Every
……………………. that series, I started watching a new one. — O diziyi bitirdikten sonra yenisini izlemeye başladım.
After finishing
I ………………………. so much time. — Eskiden çok vaktim vardı.
used to have
She ………………… anything. — Hiçbir şey yapmıyor.
doesn’t do
We should …………….. tests. — Testleri çözmeliyiz.
solve
We ………………. in our notebooks. — Bunları defterlerimize yazıyoruz.
write it down
I …………………… a question. — Ona bir soru sordum.
asked her
I go for ………………… every day. — Her gün koşuya çıkıyorum.
running
The weather is ………………… . — Hava nemli.
humid
You need to …………………. your saliva. — Tükürüğünüzü yutmanız gerekiyor.
swallow
You might get a ………………… . — Karnınız ağrıyabilir.
stomachache
…………………. a huge traffic jam. — Çok yoğun bir trafik var.
There is
The air is ……………….. . — Hava kirli.
polluted
The temperature here in Turkey _______ from 25 to 15 degrees. Burada Türkiye'deki sıcaklık 25'ten 15 dereceye düştü.
dropped
I ___________ the subway. Metroyu kaçırdım.
missed
Loki did something bad, so I am a little angry _____ him. Loki kötü bir şey yaptı, bu yüzden ona biraz kızgınım.
at
One of the things I packed in the ________ ______ was a hoodie. Acil çantaya koyduğum eşyalardan biri de bir hoodie idi.
emergency bag
Earthquakes make buildings __________ . Depremler binaları yıkar.
collapse
We sent __________ to earthquake victims. Depremzedelere bağış gönderdik.
donations
soldiers = _________ . Askerler = ordu.
the army
My dad’s old friend uncle Halil is the _________ of an animal shelter. Babamın eski arkadaşı Amca Halil bir hayvan barınağının müdürüdür.
manager
Loki is always scared that we would __________ him. Loki her zaman bizi terk edeceğimizden korkar.
abandon
I made a burger the other day by myself, the patty was ________ so it was under-cooked. Öbür gün kendim bir hamburger yaptım, köfte çok kalındı bu yüzden az pişmiş oldu.
thick