SEARCH
🇬🇧
MEM
O
RY
.COM
4.37.48
Guest
Log In
Homepage
0
0
0
0
0
Create Course
Courses
Last Played
Dashboard
Notifications
Classrooms
Folders
Exams
Custom Exams
Help
Leaderboard
Shop
Awards
Forum
Friends
Subjects
Dark mode
User ID: 999999
Version: 4.37.48
www.memory.com
You are in browse mode. You must login to use
MEM
O
RY
Log in to start
Index
»
Academy T1 - English Cloze - Writing
»
FALL
»
125 EW
level: 125 EW
Questions and Answers List
level questions: 125 EW
Question
Answer
_ _"Many famous authors, such as Shakespeare and Dickens, came from _____.” (Shakespeare ve Dickens gibi birçok ünlü yazar, Büyük Britanya'dan gelmiştir.)
Great Britain
_ _"This bottle ____ water, not juice.” (Bu şişe su içeriyor, meyve suyu değil.)
contains
_ "The soup is made with fresh __, including carrots, celery, and onions.” (Çorba, havuç, kereviz ve soğan gibi taze malzemelerle yapılır.)
ingredients
_ _"We can go to the movies or stay home. ____you.” (Sinemaya gidebiliriz ya da evde kalabiliriz. Bu sana bağlı.)
It’s up to
_ _Before you leave, ____your phone is fully charged.” (Gitmeden önce telefonunun tamamen şarj olduğundan emin ol.)
make sure
_ _Dubai chocolate is on everyone’s ___. (Dubai çikolatası herkesin dilinde.)
lips
_ _They are ____hearing Dubai chocolate. (Dubai çikolatasını duymaktan bıktılar.)
tired of
_ _My cup is _____ same as this. (Kupam tam olarak bununla aynı.)
exactly
_ _Harry Potter can’t lose its ____. (Harry Potter, ününü kaybedemez.)
fame
_ _When I’m tired I can _____ (Yorgun olduğumda, uzanabilirim.)
lie down
_ _Do ____if I take your pencil? (Sakıncası yoksa kalemini alabilir miyim?)
you mind
_ _"Money gives me _____, I feel safe.” (Para bana güven verir, kendimi güvende hissediyorum.)
cofidence
_ _"The file size on Drive is too large, I don't have enough ____.” (Drive'daki dosya boyutu çok büyük, yeterli alanım yok.)
space
_ _He _____ his marbles. (Aklını kaybetti.)
lost
_ _I have a ____lesson today. (Bugün din dersi var.)
religion
_ _A Russian speaks the ____ Russian language. (Bir Rus, ana dili olarak Rusça konuşur.)
native
_ _I like _____. (Tekerleme severim.)
tongue twisters
_ _We were talking about this in our ____ lesson. (Bundan önceki dersimizde bunu konuşuyorduk.)
previous
_ _He could ____the pain of his friend, even though he didn’t say anything. (Arkadaşının hiçbir şey söylememiş olmasına rağmen acısını hissedebiliyordu.)
sense
_ _After all the stress at work, I think he's starting to _____his marbles. (Tüm iş stresinden sonra, sanırım aklını kaybetmeye başlıyor.)
lose
_ _As the heat increased, the puddle of water on the street started to _____. (Sıcaklık arttıkça, sokaktaki su birikintisi buharlaşmaya başladı.)
evaporate
_ _He ____ if I was coming to the party. (O, partiye gelip gelmediğimi sordu.)
asked
_ _He gave a _____speech that inspired everyone in the room.(O, odadaki herkesi ilham veren unutulmaz bir konuşma yaptı.)
memorable
_ _The weather was _____ all day, so we decided to stay indoors.(Hava tüm gün kapalıydı, bu yüzden içeride kalmaya karar verdik.)
overcast
_ _He developed an _____ with collecting rare stamps.(Nadir pulları toplama konusunda takıntı geliştirdi.)
obsession
_ _I don't know how he _____ to stay so calm under pressure.(Baskı altında nasıl bu kadar sakin kalmayı başardığını bilmiyorum.)
manages
_ _She wants to ____ her bad habits and start fresh.(Kötü alışkanlıklarından kurtulmak ve yeniden başlamak istiyor.)
get rid of
_ _The detective found ____ of the suspect's guilt. (Dedektif, şüphelinin suçluluğuna dair kanıt buldu.)
proof
_ _I had to ______ my plans because of an emergency. (Acil bir durum nedeniyle planlarımı iptal etmek zorunda kaldım.)
call off
_ _I think she's ____of your new job. (Sanırım o, senin yeni işine karşı kıskanıyor.)
jealous
_ _She has always been a ______person. (O, her zaman kıskanıp duran bir insandır.)
jealous
_ _She's ___ her mind to go on that dangerous ride. (O tehlikeli trene binmek için aklını yitirmiş olmalı.)
out of
_ _I ______it in my company. "Şirketimde kulak misafiri oldum.”
overheard
_ _She ____enjoys playing tennis. (O, tenis oynamaktan artık zevk almıyor.)
no loger
_ _Don’t ______ by his confidence, he’s actually very insecure. (Kendine güvenine kanma, aslında çok güvensiz biri.)
be fooled
_ _I _____ a conversation between two people in the hallway. (Koridorda iki kişinin konuşmasını kulak misafiri oldum.)
overheard
_ _"I ______ 95 on the math test.” (Matematik testinde 95 aldım.)
scored
_ _"She is ____ first in the competition.” (O, yarışmada birinci sırada yer alıyor.)
ranked
_ _He was a victim of ______ in the workplace.” (O, işyerinde haksızlığın mağduruydu.)
injustice
_ _"It's important to be ____ in a conflict and not take sides. (Bir çatışmada tarafsız olmak ve taraf tutmamak önemlidir.)
neutral
_ _A strong _____ swept across the desert.” (Güçlü bir kum fırtınası çölü süpürdü.)
sandstorm
_ _"They were _____ lost, trying to find their way in the city.” (Şehirde yolunu bulmaya çalışırken çok komik bir şekilde kayboldular.)
hilariously
_ "___ you decide, I will support you.” (Ne karar verirsen ver, seni destekleyeceğim.)
whatever
_ _He was _____ during the meeting, taking notes and answering phone calls at the same time.” (Toplantı sırasında çoklu görev yapıyordu, aynı anda not alıyor ve telefonlara cevap veriyordu.)
multitasking
_ _"A ___ headline can grab attention and make people want to read more.” (Çekici bir başlık dikkat çekebilir ve insanların daha fazlasını okumak istemesini sağlayabilir.)
catchy
_ _"The bright red car in the parking lot really ___ attention.” (Otoparktaki parlak kırmızı araba gerçekten dikkat çekiyor.)
grabs
_ She is great at______; she can cook dinner while answering emails.” (O, çoklu görev yapmada harika; akşam yemeğini yaparken e-postaları yanıtlayabiliyor.)
multitasking
_ _"The sound ____.” (Ses azaldı.)
decreased
_ _"Don't ____yourself to stay awake if you're tired.” (Yorgunsan, kendini uyanık tutmaya zorlama.)
force
_ _"I'm ____ going to be a planning expert.” (Neredeyse bir planlama uzmanı olacağım.)
almost
_ _She has breast ____. (O göğüs kanseri)
cancer
_ _She told me she was ____ to travel next year. (Bana gelecek yıl seyahat edeceğini söyledi.)
going
_ _My friend is _____ learning new languages. (Arkadaşım yeni diller öğrenmeye takıntılı.)
obssed with
_ _She looked _____in her wedding dress. (Düğün elbisesiyle kusursuz görünüyordu.)
flawless
_ _It's ____ to judge people based on their appearance. (İnsanları dış görünüşlerine göre yargılamak cahilliktir.)
ignorant
_ The company experienced______ growth last year. (Şirket geçen yıl büyük bir büyüme yaşadı.)
massive