Futbol oynuyorum. Futbol oynamıyorum. | I am playing football. I am not playing football. |
Futbol oynarım. Futbol oynamam. | I play football. I don't play football. |
Futbol oynamam. Futbol oynamadım. | I don't play football. I didn't play football. |
Ankara'ya gidiyorum. Ankara'ya gidiyordum. | I am going to Ankara. I was going to Ankara. |
Bir kitap okuyorum. Bir kitap okuyordum. | I am reading a book. I was reading a book. |
Çiçek alıyorum. Çiçek alıyordum. | I am buying flowers. I was buying flowers. |
Çiçek almıyorum. Çiçek almıyordum. | I am not buying flowers. I was not buying flowers. |
Çiçek almam. Çiçek almadım. | I don't buy flowers. I didn't buy flowers. |
Çiçek alırım. Çiçek aldım. | I buy flowers. I bought flowers. |
Televizyon izledim. | I watched TV. |
Bahçede yürüdüm. | I walked in the garden. |
Ali duvarı boyadı. | Ali painted the wall. |
Ali, Veli ile oynadı. | Ali played with Veli. |
Veli, Ali'yle konuştu. | Veli talked to Ali. |
Kapıyı açtılar. | They opened the door. |
Kapıyı kapattık. | We closed the door. |
Anneme yardım ettim. | I helped my mother. |
Babam bugün çalıştı. | My father worked today. |
Çok çalıştım. | I studied a lot. |
İngilizce öğrendim. | I learned English. |
Ders çalışmak istemem. | I don't want to study. |
Annem yemek yapmak istemez. | My mum doesn't want to cook. |
yemek yapmayı severim. | I like cooking. |
İngilizce çalışmayı severiz. | We like studying English. |
Okulda ders çalışmaya başladım. | At school, I started to study. |
İngilizce öğrenmeye başladım. | I started to learn English. |
Kahvaltı yapmayı severim. | I like having breakfast. |
Koşma konusunda iyiyiz. | We are good at running. |
İngilizce konuşma hakkında konuşalım. | Let's talk about speaking English. |
Bana yardım ettiğin için teşekkürler. | Thanks for helping me. |
İnsanlara yardım etmeye ilgiliyim. | I am interested in helping people. |
Havuzda yüzmekten hoşlanıyor. | She enjoys swimming in the pool. |
Parkta futbol oynamayı seviyorlar. | They like playing soccer in the park. |
Ev işlerine yardım etmek benim için problem değil. | I don't mind helping with the chores. |
Şarkı söyleme konusunda iyidir. | He is good at singing songs. |
Partiye gelmenizi takdir ediyoruz. | We appreciate your coming to the party. |
Bu haftasonu müzeyi ziyaret etmek isterim. | I want to visit the museum this weekend. |
Gelecek yıl yurtdışında eğitim almayı planlıyorlar. | They plan to study abroad next year. |
Akşam yemeği için biraz yiyecek alması gerekiyor. | She needs to buy some groceries for dinner. |
Akşam yürüyüşe çıkmaya karar verdik. | We decided to go for a walk in the evening. |
Yakında yeni bir iş bulmayı umuyor. | He hopes to find a new job soon. |